top of page

Nasılsın?

Soruyorlar, "Nasılsın?"

Nasılsın demek kolay,

Lakin hangi kelime sığar bir ömrün hikâyesine?

Zaman, bana acının bir muallim,

Zorlukların ise bir rehber olduğunu öğretti.

Hayatımı saran çetin yollar,

Beni kendime yakınlaştırdı.

Kalbe dokunan incitici sözler,

Sabırla yoğurdu ruhumu.

Ve müdahale eden her el,

Sınırlarımı çizmeyi öğretti bana.


Şimdi hepsine bir minnetle bakıyorum;

Çünkü bilirim, hiçbir şey tesadüf değil.

Hep zor olanı seçtim ben,

Kolay olan büyütmez insanı.

Taşlı yollarda buldum huzuru,

Sabrın ve teslimiyetin inceliklerini...


Kıskananlar, yoluma taş koyanlar oldu.

Fakat şimdi anlıyorum ki,

Onlar kendi savaşlarını taşıyordu.

Beni değil, kendi gölgelerini anlamaya çalıştılar.

Yaşam enerjimi paylaşmak istedim,

Birlikte yükselmeyi hayal ettim.

Ama çoğu kendi karanlığında kaldı,

Değişime direnip beni yargıladılar.


Artık biliyorum,

Herkes kendi zamanında olgunlaşır,

Kendi yolunda yürür.

Benim vazifem,

Yalnızca ışığımı taşımak.

Alma-verme dengesi,

Her şeyini feda ederek kurulmazmış.

Kendinden eksiltmek,

Ruhuna ihanet etmekmiş.


Şimdi anlıyorum;

Kendi hakkına sahip çıkmak da,

Bir tür ibadetmiş.

Bugün kemale ermenin manasını idrak ediyorum:

Zorluklarımı kucaklıyorum,

Çünkü onlar beni ben yaptı.

Beni üzenlere şükran duyuyorum,

Çünkü onlar ruhumu işledi.

Ve hayatıma dokunan herkese,

Kendi ışığımı bulmama vesile oldukları için minnettarım.


Hayat bir iç yolculuk,

Ne eksik ne fazla;

Tam da olduğun yerde büyürsün.

Kimsenin gölgesinde yürümez insan,

Kendi ışığında parlar.

Sevgiyle beslediğim bu ışık,

Benim rehberim,

Başkalarına uzanan bir yol işareti.


Nefrete yer yok artık kalbimde;

Huzur, anlayış ve bilgelik eşlik ediyor bana.

Ve biliyorum;

Bu yolculukta yalnız değilim.

Her ruh, kendi ışığını bulmak için yürür.

 
 
 

Comentarios


bottom of page